1 Mart 2007 Perşembe

Capote (2005)


Yönetmen: Bennett Miller
Oyuncular: Philip Seymour Hoffman, Catherine Keener, Clifton Collins Jr., Chris Cooper, Bruce Greenwood, Bob Balaban
Senaryo: Dan Futterman
Müzik: Mychael Danna

Yıl 1959. Amerika'nın ünlü yazarlarından Truman Capote hayal ürünü romanlar yazmaktan sıkılmış, Kansas eyaletinde yaşanan cinayetleri araştırarak bu konuda muhtemel bir kitap yazmaya karar vermiştir. Bu amaçla kendisi gibi yazar olan arkadaşı Harper Lee'yi de yanına alarak bölgeye doğru yola çıkar. Yerel polis, Capote'nin olayı araştırmak istemesine sıcak bakmamakta ve kendisine yeterli bilgi vermekten kaçınmaktadır. Sonunda cinayet zanlılarından biri ile görüşmeyi başaran Capote, olayı araştırdıkça kendi benliğini de içine çeken bir girdap içine doğru yönelmeye başlar. Zanlıların idam cezasına çarptırılmaları yazarın durumunu daha da zorlaştıracaktır.


Ünlü yazar Truman Capote’nin In Cold Blood romanına kaynaklık eden, aynı aileden 4 kişinin öldürüldüğü katliamın, Capote’ye yansıyan dönemini inceleyen film, bugüne kadar 30’a yakın ödül kazanmış başarılı bir yapım. Bu ödüllerin büyük bir kısmı ise Philip Seymour Hoffman’a ait. Her sahnesinde ışıl ışıl parlayan Hoffman, Altın Küre ve Oscar’ın da sahibi oldu.

Aslında pek fazla tanımadığımız Truman Capote’nin Hoffman yorumu, Capote’yi tanıyanlar ve eleştirmenler tarafından o kadar başarılı, o kadar inandırıcı bulundu ki, bu rolün ödüllere boğulması gayet normal. Peki Capote’nin ismini ilk defa bu film sayesinde duyanlar için durum nedir? Bir kere Hoffman’ın çok beğenilen birebir yorumu hiç de Capote’nin basit bir taklidi gibi durmuyor. Şayet Hoffman, aynı fizik ve oyunculukla ünsüz, isimsiz bir karakteri canlandırmış olsaydı muhtemelen yine aynı övgüleri alacaktı. Çünkü gerçekten zorlayıcı bu rolün içinde Hoffman’ın rahatlığı hayranlık verici. Capote'nin eşcinselliğinin de getirmiş olduğu etkilerle oturması, gülmesi, yürümesi, kadeh tutması, ağlaması, Hoffman’ın büyük ölçüde gözlem ve titiz bir ön çalışması ile mümkün olmuş görünmekte. Özellikle de diğer rollerinden bildiğimiz o kalın ve karizmatik sesini de tizleştirmesi Hoffman’ı iyice tanınmaz hale getiriyor.

Philip Seymour Hoffman çok önceleri kalitesini kanıtlamış bir aktör. Scent Of A Woman, Boogie Nights, Magnolia, Happiness, The Talented Mr. Ripley, Along Came Polly ve daha bir çok filmdeki yan roller yanında, 1999 yapımı Robert De Niro ile başrolünü paylaştığı Joel Schumacher filmi Flawless'taki transeksüel Rusty rolüyle de ne denli komplike rollerin üstesinden başarıyla gelebildiğini göstermişti. Zaten Capote'deki rol arkadaşları bile gözlerini onun üzerinden alamıyorlar.


Filmde Capote’nin yakın dostu Harper Lee’yi canlandıran Catherine Keener, Bruce Greenwood ve OscarChris Cooper gibi A sınıfı oyuncular da yer almakta. Ama belki de Hoffman’dan sonra en göze batan oyunculuk, mahkumlardan Perry Smith’i canlandıran aktör Clifton Collins Jr.’a ait. İkilinin karşılıklı sahnelerindeki tedirgin edici işlevsellik, filme gizem ve dinamizm katıyor. Özellikle hücredeki itiraf konuşmasında bir Hoffman’ın, bir Collins Jr.’ın yüzüne yapışan sabit kamera filmi yükseltiyor.

Filme ve Capote’nin Amerika’da kimi çevrelerce devrim diye nitelenen romanı In Cold Blood'a konu olan Kansas katliamı, Capote’nin gerçeği arayış sürecine bir gerilim fonu oluşturuyor. Cinayetlerin dehşet verici ayrıntılarıyla daha önce buna benzer gerilimlerden farklı olmadığı sezilse bile, filmin esas odak noktası Truman Capote’nin dava karşısındaki tutumu. Cinayetlerin konu edildiği In Cold Blood romanı ise 1967’de Richard Brooks’un senaryo ve yönetimiyle filme alınmıştı. Capote'de katilleri bilmemize rağmen, belki de en esrarengiz olanı yani sebepleri bilmiyoruz. Tüyler ürperten gerçekler ise filmin bir Capote biyografisi olmadığını vurgularcasına konuyu vurguluyor. Ama yine de filmde esas olan, cinayet olayından ziyade Capote ve dolayısıyla Philip Seymour Hoffman’ın çarpıcı yorumu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder