30 Aralık 2014 Salı
The Drop (2014)
Yönetmen: Michaël R. Roskam
Oyuncular: Tom Hardy, James Gandolfini, Noomi Rapace, Matthias Schoenaerts, John Ortiz, Michael Aronov, Michael Esper, Ann Dowd, James Frecheville, Elizabeth Rodriguez
Senaryo: Dennis Lehane
Müzik: Marco Beltrami, Raf Keunen
Sinemaya uyarlanıp başarılar kazanmış Mystic River, Gone Baby Gone, Shutter Island romanlarının yazarı Dennis Lehane'ın kısa hikayesi Animal Rescue'yu yine kendisinin uzatıp senaryolaştırdığı, adını da The Drop koyduğu film, Brooklyn'de yıllar önce Çeçen mafyasına sattıkları barı işletmeye devam eden Marv ve Bob kuzenlerin bir gece iki maskeli adam tarafından soyulmaları sonrası yaşananları konu alıyor. "Drop Bar", yani o gece yüklü bir mafya hasılatının toplanacağı, önceden belirlenmiş ve gizli tutulmuş mekan olma yolundaki kuzenlerin Super Bowl öncesi soyulmaları aslında bir provadır. Soygun sonrası Çeçenlerin çalınan paraları için sıkıştırmaları, soygunculardan birinin kimliği belirsiz biçimde öldürülmesi, dedektif Torres'in olayı çözme çabaları, Bob'a musallat olan ve etrafta nam salmaya çalışan bir serseri, onun eski sevgilisi Nadia derken ortalık epey karışık gözüküyor.
Ama Belçikalı yönetmen Michaël R. Roskam, tüm bu karışıklık ortamını sade bir anlatımla gerilim yaratarak betimlemeye çalışıyor. Nefes aldırmayan bir aksiyon yerine daha çok karakter odaklı bu anlatım, filmi daha ciddi bir zemine oturtmayı başarıp inandırıcılığını arttırıyor. Ancak öte yandan bazı anlarda fazla sade kalıp iletmesi gerekenleri yeterince iletemediği için güçsüz kalıyor. Yani belli bir denge tutturamadığı için final yolunda tansiyonu biraz yüksek tutsa da finalde bana göre çok etkili olamıyor. Filmi sıradan olmaktan kurturan özellikleri bir süre sonra onu sıradanlaştırabiliyor. Bob, Nadia ve yavru köpek Rocco arasındaki bağlar iyi kurulsa da sanki sadece Bob'un yalnızlığını daha keskinleştirmek için varlar. Filmin gerilimini hafifletecek Bob ve Nadia ilişkisi de Nadia'nın eski erkek arkadaşı Eric sayesinde bu gerilimin içine çekiliyor. Bu söylediklerim de ortalama bir yapımda hep olan şeyler. Ancak Roskam, gösterişsiz bir anlatımla, sıkıcı olma riskini de göze alarak (ve bence bu riski alıp sıkıcı olmayarak) tüm sorunları çözüyor.
Fırsatı olduğu halde yükselmeler yaşamayan naif Bob Saginowski ile Tom Hardy, kariyerinin son filminde izlediğimiz, onu çok özlediğimizi hatırlatan karizmasıyla usta aktör James Gandolfini ve diğer rollerde Noomi Rapace ve Matthias Schoenaerts filmde tuttukları köşelerin hakkını veriyorlar. 2012 Oscar ödüllerinde En İyi Yabancı Film kategorisine aday olan Rundskop ile tanıdığımız Michaël R. Roskam, Hollywood'a transfer olan bazı Avrupalı meslektaşları gibi gereksiz yere coşmadan, şımarmadan, elindeki değerli malzemeyi ziyan etmeden, henüz ikinci filmini Amerika'da çekme fırsatı elde etmiş bir yönetmende fazla rastlanmayan bir olgunlukla hareket ediyor. Ortaya çok üstün bir film çıkmasa da, The Drop hayalkırıklığı yaratmayan iyi bir suç filmi. Belki de tek hayalkırıklığı, biraz daha kanlı canlı gişe canavarı ön izlenimi vermesinden kaynaklı bir aldatmacanın yol açacağı hayalkırıklığı olsa gerek.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder