6 Temmuz 2014 Pazar
The Negotiator (1998)
Yönetmen: F. Gary Gray
Oyuncular: Samuel L. Jackson, Kevin Spacey, David Morse, Ron Rifkin, J.T. Walsh, Paul Giamatti, John Spencer, Siobhan Fallon, Nathan Roenick, Regina Taylor, Michael Cudlitz, Nestor Serrano, Carlos Gómez, Stephen Lee, Tim Kelleher
Senaryo: James DeMonaco, Kevin Fox
Müzik: Graeme Revell
Rehine kurtarma timinin başındaki Danny Roman (Samuel L. Jackson), son kurtarma operasyonundan sonra hem polis teşkilatında, hem de medyada popülarite kazanmış başarılı bir polistir. Birgün arkadaşı Nate, emeklilik fonunda yolsuzluk yapan polislerle ilgili edindiği bilgileri onunla paylaşır. Nate'e göre bu polisler çok yakınındadır. Fakat bu skandalın ortaya çıkmasını engellemek isteyenler Nate'i öldürürler. Danny, meslektaşlarının kurduğu bir komplo sonucu işlemediği bir cinayet ve zimmetine para geçirme suçlamasıyla karşı karşıya kalır. Şehrin merkezinde, içinde Chicago polisinin iç ilişkiler bürosunun da bulunduğu bir ofis binasının 20. katına çıkan Danny, burada bulunanları rehin alır. Rehineler pazarlığı hakkında herşeyi bilen ve kendi ekibinden kimseye güvenemeyen Danny, başka bir birimden meslektaşı olan Chris Sabian'dan (Kevin Spacey) arabuluculuk yapmasını ister. Bundan sonra, şehrin merkezindeki gökdelende gerilim dolu bir pazarlık başlar.
Yönetmenliğini F. Gary Gray'in yaptığı The Negotiator, iki usta başrol oyuncusu ve onları ekonomik biçimde çok iyi kullanan polisiye gerilim senaryosuyla 90'ların en sürükleyici Hollywood maceralarından biri. Usta bir arabulucu olan, ama uğradığı komplo yüzünden masumiyetini ispat etmek için tek çıkar yol olarak rehine almaktan başka çözüm yolu bulamayan Danny'nin, bu vesileyle arabuluculuk yapmaya çalıştığı kişilerin konumuna geçmesi filmin Samuel L. Jackson kanadını oluşturuyor. Başına gelenlerden dolayı arkadaşı diyebileceği çok yakınındaki kişilere bile güvenemeyeceği için rehine sahibi biri olarak kendisiyle pazarlık yapması için seçtiği Chris Sabian, yani Kevin Spacey ise filmin diğer mühim kanadı. Zaten filmin en can alıcı cümlesi de "arkadaşların ihanet edince güvenilecek tek kişi yabancılardır" şeklinde ortaya çıkıyor. Danny'nin rehine kurtarma operasyonlarının tüm ayrıntılarını bilen kurt bir polis olması, emir komuta zincirinden sapmayan prosedür yüzünden Danny'yi yakalamaya yönelik çabaların teşkilattaki çürük yumurta polisleri uzun süre başarıyla gizlemesi, tüm bunların ortasına düşmüş bir yabancı olarak Chris'in haklı tarafı bulma gayreti filmin tansiyonunu hep yüksek tutuyor.
Rehine kurtarma işinin pek çok inceliğini senaryosuna katık edebilen film, işinin ehli iki arabulucunun farklı saflarda sürdürdüğü mücadelesini kolayca ortak paydada buluşturmayı seçmeyerek doğru bir iş yapıyor. Danny'nin bir komplo kurbanı olduğunu bilen bizler, bunu bilmemize rağmen Chris'in bundan emin olmayan şüpheciliğine ikna oluyor, olaylara Chris tarafsızlığıyla yaklaşmaya çalışıyoruz çoğu kez. Yani hem Danny'nin hem de Chris'in tarafında olarak onların temsil ettiği dürüstlüğü ve gerçeği arayışı farklı saflarda görmenin macerasını yaşıyoruz. Teşkilattaki hangi polis veya polislerin bu işin içinde olduğuna yönelik bilinmezler film boyunca gerilimi taze tutan bir yapıda olduğundan, karakter bolluğunun da etkisiyle Danny ve Chris'in tam olarak kimlerle mücadele ettiğinin anlaşılamaması da bu macerayı cazip kılıyor. Sürpriz sayılabilecek gerçekler ve polis teşkilatlarında yaşanan türlü yolsuzluğa bir örnek teşkil eden cesur yaklaşım, her ne kadar Hollywood'un klasik kahraman yaratma yöntemlerinden şaşmasa da, kesinlikle boş sayılmayacak bir aksiyon dramı perdeye taşıyor.
David Morse, J.T. Walsh (ki kendisi filmin post prodüksyon aşamasında kalp krizinden ölmüş ve film ona ithaf edilmiş), Paul Giamatti gibi kuvvetli yan performansların dramatik dengelerle çok iyi oynadığı filmin iki ası kendilerinden bekleneni veriyor. Yine de Samuel L. Jackson ve Kevin Spacey'nin gerek telefonda, gerekse karşılıklı sahnelerinde klaslarını konuşturdukları film, onlarca benzerine rastladığımız, ancak kalite olarak dibe vurmuş bu tip klas ikililerin performans güçlerine bel bağlanmayan bir yapıda. Benzer bir filmin kendi sınırları içinde seyreden senaryo, kurgu, yönetim ve diğer unsurları yerli yerinde olunca hangi klas ikili gelse alır götürürdü belki de. Jackson ve Spacey gibi oyuncular, birlikteliklerinden sağlam bir kimya yaratmayı bilen kalibrede adamlar. Ama The Negotiator, dediğimiz gibi nice kalibresi güçlü ikililerin silinip gittiği zayıf senaryoların, sıkıcı aksiyonların birkaç gömlek üstünde bir macera.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder