2 Nisan 2007 Pazartesi

Maria Full Of Grace (2004)


Yönetmen: Joshua Marston
Oyuncular: Catalina Sandino Moreno, Virgina Ariza, Yenny Paola Vega, Charles Albert Patiño, Wilson Guerrero
Senaryo: Joshua Marston
Müzik: Leonardo Heiblum, Jacobo Lieberman

Yoksulluk içinde kıvranan Kolombiya'da, hayatlarını tehlikeye atarak para kazanmak uğruna uyuşturucu dolu torbaları yutup Amerika'ya kaçırma görevini kabul eden genç kızların dramatik hikayesi.

Ufak bir Kolombiya kasabasında, annesi, boşanmış ablası ve onun bebeği ile bir arada yaşayan Maria Alvarez henüz 17 yaşındadır ve hayatı bir çiçek plantonunda köle gibi çalışarak geçmektedir. Kendini New York sokaklarına taşıyabilecek ve hayatını değiştirecek teklifse uyuşturucu mafyasından gelir. Maria, Amerika’ya seyahat edecek ve midesinde taşıyacağı paketlerle uyuşturucu kuryeliği yapacaktır. Uyuşturucuları kaybetmesi halinde ailesi tehdit altındadır. Böylece Maria için tehlike ve gerilim dolu bir Amerika yolculuğu başlar.


Çeşitli festivallerde 30’a yakın ödül alan Maria Full Of Grace, Joshua Marston adlı Amerikalı yönetmenin yazıp yönettiği ilk film olma özelliğinden başka, yaşanmış olaylardan kurgulanmış sade, ama tabi ki gerilimli bir Amerika/Kolombiya ortak yapımı. Yoksulluğun ve zor hayat şartlarının hüküm sürdüğü bir ülkede, işsiz ve özellikle genç kesimin Kolombiya’nın uyuşturucu trafiğinde taşıyıcılık yapmasına dair haberleri duymuşuzdur. Film, buna benzer akıl almaz yöntemlerle yapılan kuryelik işine, kahramanı Maria gözüyle daha yakından bakabilmeyi sağlıyor.

Sorumluluk, Maria’nın film boyunca izlediğimiz kişilik özelliklerini şekillendiren en belirgin kavram. Ailesine karşı yerine getirmek zorunda olduğu sorumluluklar, başına buyruk erkek arkadaşından hamile kalma sorumsuzluğu ile darbe yediğinde ve işsiz kaldığında, onun için başka sorumluluklar beliriyor. Sevmediği bir erkekten hamile kalmış olmak bile, güçlü ve onurlu Maria’nın karnındaki bebeğe karşı sorumluluk duymasını engellemiyor. Her ne kadar uyuşturucu dolu 60 kadar küçük topu yutup, bunlardan birinin açılması durumunda hem kendisinin, hem bebeğinin ölebileceği riskini alsa da, tüm bu zorluklara katlanma ve riski göze almanın hareket noktası Maria’nın bu sorumluluk biçimi. Bu bilincin farkına varmamızı sağlayan ise, uçağın tuvaletinde yapmak zorunda olduğu şey, her şeyiyle normal bir hüzün taşıyan klinik sahnesi ve finalde yaptığı dramatik ama kararlı seçim oluyor.


Catalina Sandino Moreno’nun çok başarılı bir şekilde canlandırdığı iyi niyetli, temiz bir yüreğe sahip, toy Maria’nın pis ve tehlikeli bir işin içinde yer alması, artık bir anne olacak olmanın hissiyatını elde ettikten sonra bireysel sorgulamaya dönüyor. Bebeği, filmin ortalarında Maria’nın hapse girmesini önlemekten başka, onun kendini yeniden, ama bu kez daha da olgunlaşmış yönünü keşfetmesini sağlıyor. Umutsuzluğunu çeşitli açılardan gördükten sonra, umudunu yeşertmeye çalışan bu bireyin seçimi, hayatımızı yönlendiren seçimlerimizin önemi üzerine daha bir kuvvetle vurgu yapıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder