30 Temmuz 2012 Pazartesi
2 Coelhos (2012)
Yönetmen: Afonso Poyart
Oyuncular: Fernando Alves Pinto, Alessandra Negrini, Caco Ciocler, Marat Descartes, Roberto Marchese, Neco Villa Lobos, Aldine Muller, Thaíde, Thogun
Senaryo: Izaías Almada, Afonso Poyart
Müzik: André Abujamra, Marcio Nigro
Edgar, teknoloji manyağı, gününü gün eden, aynı zamanda el altından dijital bombalar yapan bir adamdır. Bir trafik kazası sonucu Walter’ın eşini ve çocuğunu öldürdükten sonra yozlaşmış milletvekili Jader tarafından hapis yatmaktan kurtarılır. Bir akademisyen olan Walter ise Edgar’ın babasının restoranında çalışmaya başlar. Öte yandan savcı Julia ve avukat ortağı Henrique ise varoşların en tehlikeli gangsteri Maicom’u kollamaktadırlar. Ama Maicom’un hakkındaki onlarca suçlamadan kurtulabilmesi için vekil Jader’e iki milyon dolar ödemesi gerekmektedir. Bu takastan haberdar olan Edgar işi bozup parayı almak, hem Jader’den, hem de Maicom’dan kurtulmak için herkesi içine alan büyük bir plan yapmıştır.
Genç Afonso Poyart’ın yazıp yönettiği ilk uzun metraj olan 2 Coelhos, bu karmaşık ilişkiler yumağından oluşan hikayesini aynı karışıklıkta kurgulayıp bir de bu kurguya hız kazandırınca ortaya ilginç bir film çıkıyor. Gerçi ilginçliği olumlu veya olumsuz anlamda kullanmak seyirciden seyirciye değişiklik gösterebilir. Bir kere böyle bol karakterli mizahi suç hikayelerini Guy Ritchie filmlerine benzetmeyenleri dövüyorlar. 2 Coelhos’ta da gelenek bozulmuyor, hakkında okuduğunuz her iki eleştiriden birinde aynı referansla karşılaşıyorsunuz. Bunun doğruluk payı su götürmez. Ama Poyart’ın filminin Ritchie’nin tarzını fazlasıyla andırması onun kadar iyi olduğu ya da ona yaklaştığı anlamına gelmiyor. Her ne kadar tasarladığı suç ağlarını Ritchie gibi bağlayıp çözme yönünde kısmen başarılı sayılsa da, karakterleri ismen ve cismen tanıtan animasyonlu geçişler, ağır çekimler, klipsel çekimler, aptal tiplemeler, içinde bulunulan durumla alakasız espriler vs. sanki fazlasıyla bu referansla anılmak istermiş gibi kasten ve yoğun biçimde kullanılmış.
2 Coelhos her şeyden evvel “dağınık” bir film. Bu yeni tarzın zaten bir miktar o yolun yolcusu olduğuna dair örnekler izledik ve onları öyle sevdik. Ancak animasyonlarla, motor takmış kes-yapıştırlarla, video kliplerin (burada “estetiği” diyemiyorum!) sinir bozucu sabırsızlığıyla ilerleyen anlatım, bir süre sonra flashback rüzgarına da kapılınca bu defa “yorucu” bir hal alıyor. Ağır çekim hadisesinde gerçekten “ağır” kalması da ayrı bir tecrübesizlik örneği. Bunların hepsinin ekonomik veya belli bir amaca hizmet eden varoluşlarını umursamayan Poyart, seyirciyle oyun oynar gibi “bil bakalım ben bu çipi sana niye gösterdim, o adam telefonda kiminle konuştu, öteki ne zaman taraf değiştirdi, berikiler yalnız kaldığında ne konuştular” gibi bir sürü sahneyi soru-cevaba bağlayıp, cevapları da alakasız yerlere serpiştirerek sözde zihin jimnastiğini, zihin hamlığının yarattığı sıkıntıya dönüştürebiliyor. Buna birçok örnek arasından, Edgar’ın Julia’yı Maicom’un arabasında gördükten sonra yaşadığımız uzun flashback tecrübesi verilebilir.
Filmin bana yansıyan bu dağınık ve yorucu özellikleri, karakterleri benimseme yönünde de sıkıntı yarattı. Zengin çocuğu kontenjanından bir kahraman ideali yaratmaktan uzak Edgar ve fırıldak çevirmekten fırıldak olmuş Julia çiftinden (ve onları bu planı uygulamaya iten birbirleri dışındaki motivasyonların eksikliğinden) bir kıvılcım çıkmıyor. Oyuncular da iz bırakan bir iş çıkarmıyorlar. Belki yaşadığı trajediden ötürü kendine en fazla inandıran karakter Walter ki, Edgar ve Julia’nın finaldeki konumları bile onun sayesinde bir anlam ifade ediyor. Çatışma sahnelerinin zindeliği ve Brezilya’nın varoştan şehir merkezine uzanan doğal ortamlarının yarattığı sinematik nimetleri kimi zaman çok iyi kullanan idaresiyle 2 Coelhos, Afonso Poyart’ın çıkış filmi olarak fena sayılmaz. Ama karşılaştırıldığı isim ve filmlerin kalitesine erişebilmesi için önünde daha çok yol var.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder