11 Şubat 2009 Çarşamba

Shattered (2007)


Yönetmen: Mike Barker
Oyuncular: Pierce Brosnan, Maria Bello, Gerard Butler, Emma Karwandy, Claudette Mink
Senaryo: William Morrissey
Müzik: Robert Duncan

Neil ve Abby Warner çifti küçük kızları Sophie ile beraber mükemmel bir ailedir. Ancak Amerikan Rüyası'nın mutluluğu sosyopat bir çocuk hırsızının Sophie'yi kaçırması ile bozulur. Adam para istememektedir, onun istediği daha korkunç bir şeydir.

Önceden hakkında yapılmış yorumlardan gaz alarak sürükleyici, sürprizli bir Hollywood gerilimi beklentisiyle karşısına oturduğum ve bu beklentiyi ziyadesiyle karşılayan bir film oldu Shattered... Yazılı sınavlardaki "fill in the blanks" ayarında bir gidişata soyunup, finale kadar cevabı koklatmayan filmler arttıkça izleyicinin beğeni çıtası da yükseliyor. Bazıları sürpriz yapacağım derdiyle fena halde kasarak eline yüzüne bulaştırırken, Shattered ve Derailed gibi yakın örneklerle tipik bir akşam izlencesinden ne bekleniyorsa yakalanabiliyor. Akşam izlencesi tabirim küçümsemek anlamında değil. Zira bir akşam izlencesi çok mühimdir. Günün yorgunluğunu alması veya insanı o an yapmış olduğu film izleme işine adamasını sağlayan önemli bir aktivitedir. İşte Shattered'dan, bu tabirden anladığımız gerçekten bu ise yanında bonus niyetine "sahip olduklarınız için ne kadar fedakarlık yapabilirsiniz", "hiçbirşey göründüğü gibi değildir", veya "ihanet sıcak, intikam soğuk yenilen bir yemektir" gibi fragman tatında yaydığı mesajlar ile keyif alabilirsiniz.

Pierce Brosnan, Maria Bello, Gerard Butler
üçlüsü gayet uyumlu. Özellikle Butler için kendisini yoklamak adına iyi bir deneyim olmuş. Kim ne derse desin, bana göre 300'deki performansı onun kumaşını kanıtlar nitelikteydi. Tabi bir çoğumuz sürpriz finalleri seviyoruz. Her ne kadar filmin geri kalanı aklımıza geldiği vakit baş ve son arasında kurduğumuz mantık zinciri bazen pek tatminkar olmasa da Shattered örneği, evlilik kurumunun bireyler bazında önemsenmesi, dürüstlük erdemi vs. hususlarında hassas. Bu hassasiyet yer yer aksamalara veya inandırma kapasitesinin altına inme eğilimi gösterebilir. Bunları kafaya takmadan o sürprizin (tabi o da göreceli) tadını çıkarıp armudun sapı, üzümün çöpü demeden, hatta neredeyse festival filmleri gibi biten sonuna aldırmadan ekran karşısından ayrılabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder