Yönetmen: Josh Lawson
Oyuncular: Bojana Novakovic, Josh Lawson, Damon Herriman, Kate Mulvany, Kate Box, Patrick Brammall, Alan Dukes, Lisa McCune, Erin James, T.J. Power, Kim Gyngell
Senaryo: Josh Lawson
Müzik: Michael Yezerski
* Cinsel Mazoşizm: Aşağılanmaktan, acı ve ıstıraptan haz duyma. (Meave & Paul)
* Rol Yapma Fetişizmi: Başka biri gibi davranmaktan tahrik olma. (Evie & Dan)
* Dacryfili: Ağlayan birini görmekten duyulan cinsel haz. (Rowena & Richard)
* Somnofili: Uyuyan birini seyretmekten tahrik olma. (Maureen & Phil)
* Telefon Sapkınlığı: Yabancılarla yapılan müstehcen telefon konuşmalarından duyulan haz. (Monica & Sam)
Kendi cinsel yaşamlarında bu beş tuhaf fanteziye sahip beş çiftin yaşadıklarını komik, romantik, dramatik açılardan hikayeleştiren The Little Death, Josh Lawson'ın yazıp yönettiği, ayrıca Paul karakterini de canlandırdığı Avustralya yapımı bir film. The Little Death adı ise Fransızcada orgazm anlamına gelen “la petite mort” sözünden esinlenerek konmuş. Tecavüze uğrama fantezisi olan Meave, eşiyle sürekli "roleplay" yoluyla cinsel ilişki yaşamak isteyen Dan, sadece kocasını ağlarken görünce cinsel haz duyup orgazm olabilen Rowena, kendisine soğuk davranan karısını sadece uyurken gördüğünde tahrik olabilen Phil ve işaret dili yoluyla online seks deneyimi yaşamak için işitme engellilere hizmet veren video chat merkezine bağlanan Sam'den oluşan beş karakter ve onların partnerleriyle yaşadıklarını izliyoruz. Josh Lawson, bu hikayeleri sırayla anlatmak yerine, çok doğru bir tercih olarak karışık bir kurguya başvuruyor. Her birinin giriş gelişme ve sonuç kısımlarını filmin ana gövdesine o kadar yerinde dağıtıyor ki, karışık kurguyla hikayeden hikayeye geçiş yaptığımızda dikkatimiz dağılmıyor, ilgimiz kaybolmuyor.
Partnerleriyle daha iyi bir cinsel yaşam, kaliteli orgazm ya da sadece orgazm arayışında olan karakterlerimizden bazıları, sahip oldukları bu fantezileri onlarla paylaşıyor, bazıları da anlaşılmayacakları düşüncesiyle saklamayı tercih ediyor. Paylaşsalar da, saklasalar da başlangıçta her şey yolunda gidiyor ve arzu ettikleri cinsel heyecanı yakalıyorlar. Lawson'ın çiftleri ve onların sorunlarını tasarlayışı romantik komedi sınırlarında teoride ve pratikte o kadar sağlam ki, asıl meselesinin sadece orgazm olmadığını, aşk, evlilik, çocuk sahibi olma, çiftler arası uyum, iletişimsizlik, bencillik, dürüstlük, fedakarlık, güven gibi konuların hepsine temas edebildiğini gösteriyor. Söz konusu fanteziler üzerine iyi kurulmuş çift hikayeleri, önce bu fantezilerin uygulanması sonrasındaki olumlu geri dönüşlerle, sonra da bunların alışkanlık haline gelişleriyle yerlerini iyice sağlamlaştırıyor. İstediklerini alan, bunlara alışan, bazen de yalan yalan üstüne koyarak o tempoyu sürdürmek isteyen kimi karakterler, bu bencilliklerinin bedellerine de hazırlıksız yakalanıyorlar. Fantezilerin hayata geçirilmesiyle cinsel yaşamlarına hakim olmaya başlayan bu bencillik, filmin mükemmel çatışmalarından biri. Her bir çift içinde bazen kadın, bazen erkek bireylerin kendi cinsel mutlulukları uğruna yaptıkları tercihler ve hatalar, sürekli birbirini tetikleyen ve önüne geçilmesi zorlaşan başka hataları da beraberinde getiriyor. Böylece bu sorunlar yumağı, komedi veya dram tonu fark etmeden kendi sahiciliklerini yaratıyor kendi derinliklerini yakalıyor.
The Little Death'in özellikle Rowena/Richard ve Maureen/Phil çiftleri üzerinden kurduğu "tuhaf cinsel fantezilerimizi partnerimizle paylaşmalı mıyız, yoksa anlaşılamayacağımız ve onu kaybedebileceğimiz korkusuyla bunları kendimize mi saklamalıyız" ikilemi oldukça düşündürücü. "Tuhaf" kelimesinin göreceliği bir yana, tam tersine fantezilerini birbirleriyle paylaşan Meave/Paul ve Evie/Dan çiftlerinin bu defa farklı sorunlarla yüzleşmeleri, sorunun fantezilerde mi, onların cinsel hayata geçiriliş biçiminde mi olduğu ikilemini doğuruyor. Meave/Paul çiftinin hikayesinde, biri tecavüze uğramak istediği anda o eylemin tecavüz olmaktan çıkması yorumunda olduğu gibi, bazı fantezilerin partnerlerle paylaşılmasının onları fantezi olmaktan çıkarması durumu için yapılacak hiçbir şey yok. Mesela Richard ve Maureen eşlerinin fantezilerinden haberdar olsalardı onları cinsel yönden mutlu etmek için ne yapabilirlerdi? Kısacası bazı fantezilerin çaresi varken, bazılarının uygulanabilirliği pek mümkün olmayabiliyor. Öte yandan işin ucunda orgazm olduğu için tuhaf veya değil, bu fantezilerin önünde kimse duramıyor. Lawson, bu fantezi ve fetişlerin önüne, arkasına, arasına ustalıkla farklı ilişki analizleri yerleştirerek basit bir seks komedisinden öte, katmanlı bir romantik komedi dizayn ediyor.
Kimi mutlu sona ulaşan, kimi ulaşamayan, kimi de çok yerinde bir ucu açıklıkla, devamı hakkında düşündürecek ölçüde iz bırakan bir boyutlandırmayla bitirilen hikayeler yer yer ufak kesişmeler yaşasalar da, asıl kesişme noktaları, partnerlerini ya da kendilerini cinsel anlamda mutlu edebilmek için sıra dışı fantezilerini uygulamak isteyen karakterlerin iyi niyetleri ve bunların geri dönüşleri şeklinde özetlenebilir. Sadece Monica ve Sam'in hikayesi diğerlerinden farklı bir tona sahip ve yukarıdaki bazı yorumlardan muaf kalıyor. Ayrıca kahramanlarımızın bulunduğu mahalleye yeni taşınan, onlara tanışma ikramı olarak kendi yaptığı umacı kurabiyeleri hediye eden, hem de federal yasalar gereğince hüküm giymiş bir seks suçlusu olduğunu belirten Steve karakterinin de ufak bir tekinsizlik katma dışında pek bir fonksiyonu yok. Bazı hikayelerin fiziksel olarak kesiştiği final ise filmin kara komedi karakterine ince bir dokunuş sağlıyor. Oyuncu perfomansları da bu komedinin "kara"lığına renk katan hoşluklara sahip. Avustralya sınırlarını aşamamış bir aktör olan Josh Lawson'ın yazarak yönettiği bu ilk uzun metrajı, yüzlerce cinsel fantezi arasından seçilen beş tanesi için planlanmış eğlendiren, düşündüren, kalp kıran, empati yaptıran dengelerle kurulup kurgulanmış iyi bir film. Üstelik o yüzlerce cinsel fantezi arasından seçilecek başkalarıyla kurgulanabilecek devam filmleri potansiyeli bile olan kıvamda.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder