13 Temmuz 2007 Cuma

Smokin' Aces (2006)


Yönetmen: Joe Carnahan
Oyuncular: Ray Liotta, Andy Garcia, Ryan Reynolds, Jeremy Piven, Ben Affleck, Alicia Keys, Common, Martin Henderson, Taraji P. Henson, Peter Berg, Chris Pine, Kevin Durand, Curtis Armstrong, Jason Bateman
Senaryo: Joe Carnahan
Müzik: Clint Mansell

Buddy "Aces" Israel (Jeremy Piven) isminde bir itirafçı, devletin uzun zamandır peşinde olduğu bir mafya babası ile ilgili önemli bilgiler ortaya çıkarır. Tam bir bela haline gelmiş mafya liderinin bu itirafçının devletle yapmış olduğu ortaklığı öğrenmesi ile Buddy'nin hayatı tehlikeye girmiştir. Polis, Buddy'nin korunması için Carruthers (Ray Liotta) ve Messner (Ryan Reynolds)’i görevlendirir. Bu iki ajan, Buddy’yi olağanüstü koruma altındaki otelinden almak üzere yola çıkar. Ama Buddy’nin yerini öğrenen tam yedi çılgın tetikçi, kendilerine has farklı yöntemleriyle bir av partisi başlatırlar.

Kalabalık kadrosu, yerinde duramayan kurgusu ve gittikçe genişleyen suç yelpazesi ile Smokin’ Aces, son dönem yükselişe geçen aksiyon trendlerinden fazlasıyla yararlanan, fakat bu trendlerin oluşturduğu kalıpları kırmaya da niyetlenen bir film. Niyetinin iyi olduğu belli. Özellikle Quentin Tarantino, Guy Ritchie ve Tony Scott standartlarından sebeplenirken sık sık boşluklar yaratıyor ve bunları doldurmak için yine bu standartlara başvuruyor. Mafyaya ait çok önemli sırlar taşıyan ya da bir şekilde mafyayı dolandırıp sırra kadem basan, yakayı ele verdiğinde de polisle işbirliği yaparak koruma altına giren karakterler pekçok filme konu oldu. Bunlara bir yenisini daha eklemenin gerekliliği tartışılır.


Bu filmlerin ful aksiyon destekli gişe potansiyeli yadsınamaz. Ancak benzerleri ve kötü kopyaları çoğaldıkça kabak tadı vermesi de kaçınılmaz. Mesela Robert De Niro ve Charles Grodin’in rol aldığı Midnight Run, benzer tipte bir koruma hikayesini hoş bir mizah, rahatsızlık uyandırmayan klişe bir macera ve gerilim gölgesi altında sıcak bir yol hikayesi ekseninde sunarak, ruhsuz aksiyonlardan kendini ayırmayı başarmıştı. Smokin’ Aces ise Buddy "Aces" Israel’i öldürmeye programlanmış onca katil yüzünden, av-koruyucu ilişkisinden çok, av-avcı(lar) ilişkisine yoğunlaşıyor. O kadar katilin, aksiyonun, hızlı temponun yaslandığı finalde açığa çıkan sır ise yeterince ikna edici değil. “Her şeyin sebebi bu muydu” duygusu, bir filmin dinamiklerini yerle bir edebilir. Ama Smokin’ Aces, tüm klişeleri, modern suç filmlerinden ve aksiyonlarından derlediği kolajları ve kimi zaman bunların yarattığı olumsuzluklarına rağmen, muhteviyatında farklı tatlar da barındırıyor.

Joe Carnahan’ın yazıp yönettiği filmin Tarantino-Scott-Ritchie doğrularına fazlasıyla özenen yapısından söz etmiştik. Carnahan, bölüm bölüm bu yönetmenlerin standart kabul ettikleri (ki onların da zamanında farklı standartlardan derledikleri) lezzetli bir esneklik içeren doğrulardan direk etkilendiği gibi, kendi kanatlarıyla uçmak istediğinde de bu etkiden nadiren sıyrılıyor. Bunların üzerine dramatik bir hava estirme (iyi) niyeti de eklenince ortaya çıkan harala gürele karışım sıkıcı hale gelebiliyor. Filmin başında Buddy’nin peşine düşen tetikçilerin icraatları ile tanıtılması, hatta isimlerinin ekrana yazılması bildiğimiz, ama rahatsızlık uyandırmayan, bilakis eğlenceli de bir bölüm olmuş. O isimleri ezberde tutma ihtiyacı hissedip, filmle kopukluk yaşama endişesi de yakamıza yapışabiliyor bir yandan.. Bu kiralık katil cümbüşü arasında kaybolma riskini azaltmak için ise, her biri için ayırt edici aksiyon planları tasarlamak gerekiyor. Joe Carnahan’ın buradaki başarısı (ilham kaynaklarından fazlaca etkilense de) kabul edilir düzeyde. Ayrıca neredeyse 1 saat durmaksızın sürecek bir aksiyon potansiyeline sahip olmasına rağmen, ölçülü biçimde kendini frenleyip düğmeye öyle basıyor. Carnahan’ın, o ana dek ekonomik kullandığı bu potansiyel, ipini kopardıktan sonra uçukluğunu ve mantık hatalarını da beraberinde getiriyor. Ama öte yandan bunları göz ardı etmeyi beceren izleyici profili için keyifli anlar başlıyor.

Kalabalık ve yıldızlı kadrosu, Smokin’ Aces’ı oyunculuk yönünden daha yükseğe taşımıyor. Ray Liotta ve Andy Garcia gibi iki tecrübeli aktör, fazla sivrilmiyor. Kısacık rolüne rağmen afişlerde ismi en başta yer alan Ben Affleck zaten kesinlikle başrolde değil. Kaldı ki öyle bir karizması da yok. R&B şarkıcısı Alicia Keys “ben oyuncu değilim” diye bas bas bağırıyor. Rap şarkıcısı Common, Buddy’nin sağ kolu Sir Ivy rolüyle biraz daha iyi gözüküyor. Ryan Reynolds bir oyuncu olarak oldukça hırslı bir yapıya sahip ve filmde bunu pozitif yönde kanalize etmeyi başarıyor. Ama Smokin’ Aces’ın gerçek yıldızı, herkesin öldürmek için peşine düştüğü Buddy "Aces" Israel rolündeki performansıyla Jeremy Piven.. Değil ölüme, korkusuna bile hazır olmayan sihirbaz Buddy tiplemesine kattığı derinlemesine yorum sayesinde filmin sığ oyunculuk sahasına az da olsa kalite katıyor. Filmde ayrıca Lost dizisinin mangal yürekli doktoru Jack ile edindiği imajın semtine bile uğramayan, kısacık ama ona rağmen gayet olumlu performansıyla Matthew Fox’u da görmek mümkün.


Kariyeri pek parlak olmayan Joe Carnahan, adı geçen yönetmenlerin tarzına öykünen, çekmeyi reddettiği Mission Impossible III’ün yüz değiştirme espirisini kullanmaktan çekinmeyen, Smokin’ Aces’ı överken Fellini, Sam Peckinpah, Sergio Leone isimlerini kullanarak kendine kasıtlı olduğunu düşündüren şımarık bir promosyon rotası çizen tarzda bir adam. Bu şımarıklığı kulağa sevimsiz gelse de, filme dikkat çekme amacını abartmasının altında aslında keyifli bir seyirlik yatıyor. Özellikle hızlı ama kontrolü elden bırakmamaya çalışan kurgusu, sıklıkla Richie ve Tarantino’dan esinler taşıyan diyalogları ile dikkat çekmeden edemiyor. Clint Mansell teması eşliğinde tetikçilerin Buddy’nin kaldığı otele mevzilendikleri bölümdeki ölçülü sahne atlamaları, bir Fellini olmasa da, bir Carnahan başarısı taşıyor. Geride bıraktığı soruları Smokin’ Aces II’ye saklamamış olmasını dileriz. “İyi” bir filme 5 üzerinden verilen 3 puan, o film için “kötü” sayılırken, “kötü” bir filme verilen 3 puan “iyi” sayılmakta. Smokin’ Aces, belki de 3 puanlık bir film.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder