30 Ocak 2023 Pazartesi

À plein temps (2021)

 
Yönetmen: Eric Gravel
Oyuncular: Laure Calamy, Anne Suarez, Geneviève Mnich Cyril Gueï, Lucie Gallo, Nolan Arizmendi, Agathe Dronne, Mathilde Weil
Senaryo: Eric Gravel
Müzik: Irène Drésel

Pazarlama uzmanıyken şimdi lüks bir otelde kat hizmetleri görevlisi olarak çalışan Julie’nin her günü bir macera içinde geçer. Şehir merkezinden çok uzakta yaşadığından, çalıştığı otele gitmek için sabah gün ağarmadan kalkmakta, iki küçük çocuğunu hazırlayıp komşusu yaşlı bayan Lusigny'ye bırakmakta, sürekli vasıta değiştirerek işine ulaşabilmektedir. Bu sabahların birinden itibaren filme dahil oluruz. Ama bu sabahın farkı, Paris genelinde uygulanmaya başlanan genel grevle birlikte tüm toplu taşıma sistemlerinin durmuş olmasıdır. Zamana karşı her gün daha zorlu bir şekilde yarışan Julie, iki çocuğu, mevcut işi, bir yandan da yeni işi için ayarladığı gizli görüşmenin hassas dengelerini sağlamak zorundadır. İki kısa filmin ardından 2017'de ilk uzun metrajı Crash Test Aglaé'yi çeken Eric Gravel'in yazıp yönettiği ikinci film olan À plein temps (Full Time), tempolu, hassas ve günlük rutinlerin çalışanların sırtına yüklediği gerilimi çok iyi yansıtan bir dram. Erken kalkıp varsa çocukları hazırlamak, onları bakıcıya, okula vs. bırakmak, işe yetişmek için arabalarla veya toplu taşıma araçlarıyla kalabalık yollara düşmek, geç kalındıysa açıklama yapma stresi yaşamak ve daha nice evre çalışanların her gün yaşadıkları maceraların en bilinenleri. À plein temps'in kahramanı Julie'den bir an olsun ayrılmayan Eric Gravel, onun zaten zor olan hayatını daha da zorlaştırmak için toplu taşıma grevi icat ederek onun macerasını hiç gecikmeden seyirciyi ortak ediyor.

Tabii bu grev Gravel'in icadı değil ve günlük hayatta da çeşitli sektörlerin çalışanları çeşitli talepleri gerçekleşsin diye bu haklarını kullanıyorlar. Özellikle eğitim, sağlık, ulaşım gibi hassas sektörlerin grevleri hayatı daha çok etkilerken, grev yüzünden bu hizmetleri alamayanların isyanının yarattığı ikilemler için söylenecek pek bir şey kalmıyor. Gravel da özellikle bir şey söylemiyor. Zaten didaktik bir tutum izleyenlerden olmadığı gibi, hayatın bu ikilemlerini olağan haliyle aktararak da çok şey söylenebildiğinin fakında olanlardan denebilir. Julie'nin sabah uyandıktan gece yatana kadar olan temposunu Ben ve Joshua Safdie tarzına benzer bir telaş ambiyansıyla anlatarak, içinde suç unsurları, şiddet, kötücül karakterler olmadan, sadece bir yerlere yetişmenin zamana karşı verilen mücadelesinden son derece tanıdık bir aksiyon ve gerilim kuruyor. Julie'yi sadece grev sonrası evine hayli uzak işine giderken yaşadığı sıkıntılarla tanımıyoruz. Uzmanı olduğu işten çok farklı bir işte çalışmak zorunda kalan, bu işinden gizli başka bir iş başvurusu yapan, boşandığı kocasının geciktirdiği nafakayı istemek için bir türlü ona ulaşamayan iki çocuk annesi Julie'nin bu zorlu temposu, tüm bunları, hatta belki de daha fazlasını yaşamak zorunda kalan insanları yakalamaya, bunları yaşamayanları dahi yaşandığına samimice inandırmaya muktedir bir tempo.

Gravel tüm bu hengame arasına Julie'nin hayat mücadelesindeki duruşunu zenginleştirecek küçük yan karakter dokunuşları da yapıyor. Çalıştığı otele yeni gelen Lydia ile iş hayatının acımasızlığına, Vincent ile de bekar hayatının bir partnere olan ihtiyacına vurgu yapan Gravel, Julie'nin tüm bu çevre düzenini yansıtabilmek için onu zorlama dram fikirleriyle değil, herkesin hemfikir olabileceği gerçekçi gözlemlerle var ediyor. Yönetmen hem À plein temps'te Julie, hem de Crash Test Aglaé'de komedi ve yer yer absürt anlatımıyla işlediği genç Aglaé üzerinden, bireyin hayatını idame ettirebilmesi için gerekli olan iş ihtiyacının ve kapitalist düzen karşısında bu ihtiyaç uğruna göze alınanların muhasebesini yapmak istiyor. İki filminde iki farklı tarzda bunu yapabiliyor olmasıyla da takip edilmesi gereken bir yönetmen / senarist olduğunu kanıtlıyor. Şu ana kadar çektiği bu iki filminde yarattığı iki kadın karaktere olan bağlılığı, Gravel'ı sonuç bazlı optimist bir konuma koysa da, sırf karakter yaratmakla kalmayıp, film boyunca yarattığını takip etmeyi bırakmayan bir sinemacı olduğunu da gösteriyor. Julie'ye hayat veren Laure Calamy'nin göz alıcı performansını da eklediğimizde tüm derdini anlatabilen ve ikna edebilen hacimli bir dram ortaya çıkıyor. 2021 Venedik Film Festivali'nde en iyi yönetmen ve en iyi kadın oyuncu ödülleri kazanan À plein temps, Los lunes al sol (2002), Le Couperet (2005), L'emploi du temps (2001), Deux jours, une nuit (2014) gibi bireyin ihtiyaçlarını karşılaması için hayati öneme sahip iş ve emeğin ekonomik kriz ve kurtlar sofrası karşısında ayakta kalma mücadelesini içeren yapımlar arasında yerini alıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder