2 Mayıs 2013 Perşembe

De rouille et d'os (2012)


Yönetmen: Jacques Audiard
Oyuncular: Marion Cotillard, Matthias Schoenaerts, Armand Verdure, Corinne Masiero, Bouli Lanners, Céline Sallette, Yannick Choirat
Senaryo: Jacques Audiard, Thomas Bidegain, Craig Davidson
Müzik: Alexandre Desplat

Un prophète, De battre mon coeur s'est arrêté gibi filmleriyle severek takip ettiğimiz Fransız yönetmen Jacques Audiard’ın son filmi De rouille et d'os (Rust and Bone), yolları kesişen iki kaybeden arasındaki inişli çıkışlı ilişkinin odağında şekillenen ağır bir dram. 5 yaşındaki oğluyla birlikte sefil bir hayat sürerken kızkardeşi Anna’ya sığınan Ali ile, geçirdiği kaza sonucu iki ayağını birden kaybeden katil balina eğitmeni Stéphanie’nin normal şartlarda kesişmesi mümkün olmayan hayatlarını bu anormal şartlara iyi adapte eden film, birçok yönden hem senaryo, hem de yönetim anlamında kendini gerçek kılabiliyor. Oğluna, kızkardeşine, beraber olduğu kadınlara, genel olarak hayata karşı güçlü bir sorumluluk duygusu taşımayan Ali ile, kazadan önce insana aynı şekilde bir sorumluluk hissi aşılamayan soğuk Stéphanie’nin arızalı beraberliğinin rotası bir süre sonra tıkanmaya mahkum.

Ali’nin etrafındaki herkese zarar veren bu sorumsuz karakteri, sadece kavga ederken ve seks yaparken nefes alabildiği için derinlikten yoksun. Bir gece kulübünde fedai olarak işe başlayıp daha sonra gündüzleri sokak dövüşlerine katılan, geceleri marketlere gizli kamera yerleştirme işine bulaşan Ali’nin Stéphanie’nin tutunacak tek dalı olması (pek inandırıcı gelmese de) meselenin vahametini iyi özetliyor. Ali’nin oğlu Sam ile ilişkisi de duygu sömürüsüne müsait olduğundan, bu yöndeki sorumsuzluğu rahatsız edici boyutlara varıyor. Hem Stéphanie’ye hem de Sam’e olan ilgisizliği ya da zoraki (ve acemi) ilgisi Ali’yi sinir bozucu bir karakter yapmaya yetiyor. Bu belki Audiard’ın bilinçli tercihi olabilir. Zaten Ali ve Stéphanie’ye olduğu kadar diğer yan karakterlere de rahat yüzü göstermeyen senaryo zaman zaman arabeskleştiğini düşündürse de, De rouille et d'os’nun genel anlamda tüm bu karakterlerin sancılı iyileşme süreçlerinden vücuda geldiğini söylemek mümkün. Bu sancılardan en çok Ali’nin nasibini alması da yeterince adil.


Ali’ye dair sözünü ettiğimiz bu negatif özellikleri Matthias Schoenaerts bünyesinde rahatça görebiliyoruz. Kaba saba, ruhsuz bu rol ona o kadar uygun ki, ilk kez bir filmini izlediğim aktörün aktör olduğu bile anlaşılmıyor. Ama oyunculuk aranıyorsa, kısa süre içinde kendini beğenmiş bir imaj yarattıktan sonra yıkık dökük bir başka karaktere ustalıkla adaptasyon sağlayan Marion Cotillard’a bakmak gerek. Hüzünlü yüzünün ardına sakladığı ufak umut ışıklarını, kapalı gökyüzünden sızan ışık huzmeleri gibi aktarmakta hiç sıkıntı çekmiyor. Örneğin terasta tekerlekli sandalye üzerinde balinaları yönlendirirken yaptığı hareketleri tekrar ettiği sahne bile tek başına şiirsel bir nitelik taşıyor. Arızalarına rağmen Un prophète ile büyük bir suç yapımına imza atan Jacques Audiard, ondan daha iyi olmayan De rouille et d'os ile bunalımlı psikolojik dramlardan hoşlananları memnun edecek bir film sunuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder