10 Kasım 2009 Salı

The Lucky Ones (2008)


Yönetmen: Neil Burger
Oyuncular: Tim Robbins, Rachel McAdams, Michael Peña, Molly Hagan, Mark L. Young, John Heard, Jennifer Joan Taylor, Katherine LaNasa
Senaryo: Neil Burger, Dirk Wittenborn
Müzik: Rolfe Kent

Irak’taki görevlerinden izinli olarak dönen Colee (Rachel McAdams) ve T.K. (Michael Peña) ile, görevini tamamlamış olan Fred Cheaver (Tim Robbins) uçakta tanışırlar. İndikten sonra gidecekleri yere aktarma uçak bulamayınca araba kiralayıp beraber gitmeye karar veren üçlünün farklı yerlerde farklı amaçları vardır. Tipik şekilde yol boyunca birbirlerinin sırlarını, zayıf yönlerini ve karakter yapılarını öğrenip aralarında bir dostluk bağı kurarlar. Orduya geri dönmeden evvel gerçekleştirmek istedikleri amaçlarının dramatik yapıları ve karakterlerin uyumlu görüntüsü, samimi bir yol filmi havasını muhafaza etmekte. Irak dönüşü askerlerin yaşadıkları topluma yabancılaşmaya ağırlık vermek isteyen filmin pozitif yönlerinden biri, abartmadan ve hissettirmeden eleştirel davranabilmesi. Yolda giderken solladıkları arap kökenli bir aile ile bakışmaları, Amerikan ordusunun asker seçme yöntemleri, kilise sahnesi ve ölmüş bir askerin kahramanlığının sorgulanması bunlara örnek sayılabilir.

Halk tarafından “orada çok iyi işler yapıyorsunuz” şeklinde saygıyla karışık gaza getirilen bu askerler, kahraman havasına girip her zaman Colee, T.K. ve Cheaver gibi davranamayabiliyorlar. Mesela varlıklı vatansever bir iş adamının “orada tam olarak ne yapıyorsunuz” sorusuna “hayatta kalmaya çalışıyoruz” gibi bir cevap verebiliyorlar. Filmin sıradan ve aksayan yönleri de az değil. Ama yine de Neil Burger’in bir önceki filmi The Illusionist’ten daha iyi olduğu kesin. Özellikle üçlünün ayrıldıktan sonra tekrar bir araya gelene kadar yaşadıkları ile, kısa bir süre üçe bölünen film, bu sayede karakterleri biraz daha öne çıkarıp, dramatik yönü işlerlik kazanan olumlu bir kurgusal beceri elde ediyor. Üstelik finali ile de normal bir “kendini iyi hisset filmi” olarak, hâlen yaşanmakta olan savaşın hayatları nasıl etkilediği, nasıl yarım bıraktığı gerçeğini yadsımamış olduğu belirginleşmiş. Çünkü geri dönüşün anlamı, geri döndüğünüz yer ile kendini gösterir çoğu zaman. Geri döndüğünüz yer Irak olunca kendini iyi hissetmek de zorlaşır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder