18 Ocak 2025 Cumartesi

Volveréis (2024)

 
Yönetmen: Jonás Trueba
Oyuncular: Vito Sanz, Itsaso Arana, Fernando Trueba, Andrés Gertrúdix
Senaryo: Jonás Trueba, Itsaso Arana, Vito Sanz
Müzik: Iman Amar, Guillermo Briales, Ana Valladeres

15 yıldır birlikte olan Ale ve Álex çifti ayrılmaya karar verir. Beklenenin aksine bu ayrılığı kutlamak için yakın çevreleri ve dostlarının da katılacağı bir parti vermeye karar verirler. Bir yandan bu süreci, bir yandan da bu kararlarını paylaştıkları aileleri ve dostlarının tepkilerini izlediğimiz Volveréis (The Other Way Around), dram tonlarını çok ölçülü biçimde kaynaştıran bir İspanyol filmi. Senaryosu Jonás Trueba, Itsaso Arana ve Vito Sanz tarafından yazılan, Jonás Trueba tarafından da yönetilen Volveréis, Trueba'nın babası, aynı zamanda filmde Ale'nin babasını canlandıran Fernando Trueba'nın "Çiftler bir araya geldiklerinde değil, ayrıldıklarında kutlama yapmalıdır. Evlenmeye karar vermeleri gibi ama bunun tam tersi" sözünden hareketle senaryolaştırılmış. Etiketinde yer alan komedi sınıfına konmasına pek ikna olmasak da bu etiketin, Ale ve Álex çiftinin ayrılmalarını bir partiyle kutlama isteklerindeki enteresanlıktan ileri geldiğini söylemek mümkün. Zaten filmde de Ale'nin babasının verdiği bu fikrin çiftin aklına yatması hareket noktası olmuş. Ayrılık gibi sevimsiz bir konuyu kavgasız gürültüsüz, sanki bir borca girme arifesindelermiş gibi normal bir süreç olarak karşılayan çift, yakınlarına yine bu normallikle ayrılık haberini veriyorlar. Onların bu ayrılığı hiç beklemedikleri de tepkilerinden anlaşılıyor. Bu süreçte hala aynı evde kalan, aynı yatağı paylaşan, beraber yemek yiyen, normal çiftler gibi sohbet eden Ale ve Álex'i görünce biz de yakınları gibi onların neden ayrılmak istediklerine anlam vermekte zorlanıyor, bir açıklama bekliyoruz.

Ayrılık kararı alan çiftte sezilen psikolojik düşüklüğü, psikolojik rahatlama duygusundan daha fazla hissettiğimiz için ama öte yandan bunu bize fazla yansıtmadıkları için merakımız daha da artıyor. Zira film bize geçimsizlik, ihanet, sınıf uyuşmazlıkları, aile müdahaleleri gibi temel ayrılık gerekçelerinden hiçbirini sunmayarak buna çanak tutuyor. Bütün bunlarla kendini dağıtmayıp sadece ayrılık partisi, bunu kendilerine yakın insanlara duyurma ve mesleklerindeki rutin detaylara odaklanıyor. Ale bir kurgucu, Álex ise seçmelere katılan, aynı zamanda resim kursuna giden bir oyuncu. Onları bu rutinleri içinde izlerken dahi kafalarındaki/kafalarımızdaki ayrılık olgusu hep yanıbaşımızda duruyor. 15 yıl gibi uzun bir zaman boyunca birbirine alışmış, ev hayatları da sanki hiçbir şey olmamış gibi süren çiftin ayrılmak istemelerini bir süre sonra o denli kanıksamaya başlıyoruz ki, evlenmek, çift olmak kadar ayrılmanın da çok normal bir karar olduğu düşüncesi daha bir ete kemiğe bürünmeye başlıyor. Çocukları yok, yaşlı da değiller, ekonomik açıdan ikisi de iyi durumda. Böyle bir konumda olup 15 yıl aynı insanla beraber olmaktan sıkılmış olmak da bu normalliğin bir parçası. Bize herhangi bir gerekçe sunmadıkları için seyirci olarak varsayımlarla başbaşayız. İnsanlara ayrılacaklarını her söylediklerinde hem gerçek hayatta, hem de filmde Fernando Trueba'nın ayrılığın da kutlanması gerektiği düşüncesini cümlelerine ekliyorlar. Bu fikri çok parlak buluyorlar. Buna alışkın olmayan seyirci de bir açıklama, bir neden, bir patlama bekliyor.

O patlamanın olup olmadığını filme bırakırsak, film için asıl önemli şeyin sonuç değil bu alışık olunmayan süreç olduğunu belirtmek gerek. Filme adını veren "tam tersi" kabullenmişliği, ayrılık gibi bir olgunun sancılarını hafifletme, öte yandan rahatlatışını dostça kucaklamaya tanım oluyor. Ale ve Álex'in birbirleriyle ve bu haberi verdikleri insanlarla olan bazı diyalogları Bergman ağırlığı/sadeliği ve Woody Allen akıcılığı taşıyor. Ama nasıl olursa olsun, sonuçta iki tarafın medenice almış olduğu ayrılık kararı, adı "ayrılık" olduğu için filme dipten ince bir hüzün sızdırıyor. Hele de böyle kavgasız, gürültüsüz, gerilimsiz olunca hissedebilene o hüzün çok kolay aktarılıyor. Çok ses getirmeyen, özellikle festivallerde beğeni toplayan filmlere imza atan Jonás Trueba, iddiasız ama genel olarak filminin her alanına hakim bir yönetim sergiliyor. Senaryoya da katkıda bulunan Itsaso Arana (Ale) ve Vito Sanz (Álex) tıpkı filmin kendisi gibi sade, doğal, en önemlisi de sözünü ettiğimiz o alttan sezilen hüznün temsilcisi niteliğinde bir performans gösteriyorlar. 2024 Cannes Film Festivali’nde Label Europa Cinemas ödülünü alan, ayrılık üzerine yapılmış en iyi filmler arasında mütevazi bir yer tutması gereken Volveréis, birleşmek kadar ayrılmanın da bir ilişkide normal karşılanmasını, ayrılık için mutlaka spesifik bir neden aranmayabileceğini savunan, ilişkilerde fırtınalar koparan bu bitiş evresine farklı bir yerden bakabilen hem sevimli, hem ciddi bir yapım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder