3 Temmuz 2011 Pazar

Six-String Samurai (1998)


Yönetmen: Lance Mungia
Oyuncular: Jeffrey Falcon, Justin McGuire, Kim De Angelo, Stephane Gauger, Clifford Hugo
Senaryo: Jeffrey Falcon, Lance Mungia
Müzik: The Red Elvises, Brian Tyler

Six-String Samurai, genel olarak kült tuhaflık komedisi şeklinde anılıyor. Kahkahalar attırmasa da tebessüm ettirebilen film, günümüz post küresel ısınma senaryolarının yarattığı etkiye benzer çocuksu hüznü, ergensi hamleleri, yetişkin anlayışıyla bir kenara atılmış B sınıfı “kötü” bir film. Buna rağmen hakaretamiz ifadeleri hak etmeyecek ölçüde “iyi”likleri de barındıran post-apokaliptik bir yol filmi. Fakat ne Waterworld gibi sırılsıklam bir Mad Max taklidi, ne de Postman gibi milliyetçilik tozuna bulanmış bir ucuzluk. Ne kadar kötü de olsa, Kevin Costner’ın bu iki kötüsünü toplasak bir Six-String Samurai etmez kanımca. Yönetmen Lance Mungia, tüm iyi niyetiyle sevimli bir frekans tutturmuş, sinemasal açıdan kimi yerlerde boyundan büyük görsel ışıltılar yakalamaya çalışmış. Güzel resimler çekmeyi başarmış.


Başroldeki Buddy (Jeffrey Falcon), Buddy Holly ile olan fiziksel benzerliğini, Elvis’in tahtına oynayarak rock’n roll alternatifliğiyle de tescilliyor. Kendisi Rusların kazandığı nükleer savaş sonrası Amerika’nın ayakta kalan tek parçası Las Vegas’a doğru yeni kral olmak için yola çıkıyor. Elvis ölmüş, Vegas kralsız kalmış. Radyoda sürekli kral olmak isteyenlere duyurular yapılıyor. Adı Lost Vegas olarak değişen Vegas yolunda Buddy, kendilerine Pinballs diyen üç keltoş bowling oyuncusuyla, yamyamlaşmaya başlamış ideal bir post-apokaliptik aileyle, yıllardır kurşunsuz kalmış Rus askerleriyle, astronota benzeyen değirmen insanlarıyla, yer altı yaratıklarıyla ve en önemlisi elinde rock gitarı, yanında yarım akıllı üç okçusuyla gezen “Ölüm” ile mücadele etmek zorunda kalıyor. Bu yolculukta kendisine, annesi Ölüm ve adamları tarafından katledilen “Çocuk” eşlik ediyor. İkisi arasındaki kavgalı ilişkinin zamanla samimiyete dönüşmesi klişesini de yanlarına alarak matrak ve amaçlı bir yolculuğa çıkıyorlar. Amaç, Vegas’ın yeni rock’n roll kralı olmak. Tabi heavy metal müzik yapan Ölüm engel olmazsa.

Oyuncu Jeffrey Falcon, epey bir Hong Kong aksiyonunda rol aldıktan sonra, o filmlerden kazandıklarıyla Six-String Samurai’ye para koymuş, yönetmen Lance Mungia ile senaryoyu yazmış ve başrolü oynamış. Kimsenin kendisinden o reklam panosu gibi gözlüklerinin arkasında bir Shakespeare performansı beklemediği üzere, anti-karizmatik ses tonu, samuray kılıcı, takım elbiseli pejmürdeliği, yırtık pırtık şemsiyesi ve tabiki gitarı ile hoş bir çizgi roman kahramanı görünümünde. Çoğu zaman çizgi film tadında, kendi liginde üst sıralara oynayan bir film olarak Six-String Samurai'yi başta özen gösterilmiş B filmlere ilgi duyanlar olmak üzere, ciddi anlamda post-apokaliptik yapımlar izlemeyi seven sinemaseverlere önerebiliriz. Filmde kısa birer rolü de olan Rus kökenli Amerikalı grup The Red Elvises'ın şahane müzikleri de yanınıza kâr kalır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder